Rusofobi'nin sonu: Doğu Avrupa sığınaklara!

Doğu Avrupa ülkeleri, nükleer saldırılara karşı kullanabileceği eski sığınakları gözden geçirmeye başladı.

Rusofobi'nin sonu: Doğu Avrupa sığınaklara!

Ukrayna'daki nükleer eneri santrallerinin etrafında yaşanan çatışmalar ve Rusya'nın nükleer silah kullanma tehditleri Avrupa'daki radyasyon korkularını yeniden alevlendirdi.

Sovyetler Birliği'nin yıkılmasını takip eden barış sürecinde hükümetler sivil toplumu koruma konusunda ihmalkar davrandı. Nükleer tehditlere karşı eskiden hazırlanmış olan sığınaklar bugün neredeyse terk edilmiş durumdalar ve koruma sağlamalar pek mümkün görünmüyor.

Romanya'daki dev bir eski tuz madeni olan Salina Turda da bunlardan biri. Her ne kadar hükümetin acil durumlarda kullanılacak sığınaklar listesinde bulunsa da bugün daha çok turizm amaçlı kullanılıyor.

Tuz madeninin tanıtım sayfasına göre madencilik faaliyetleri sona erdikten sonra Salina Turda İkinci Dünya Savaşı sırasında hava saldırılarına karşı bir sığınak olarak kullanılmış. 

Yetkililer ise nükleer saldırılara karşı sığınaklar konusunda bir düzenleme olmadığını belirtiyor. Tuz madeni gibi alanların da bir tür geçici sığınak olarak kullanılabileceğini belirten Bükreş Ilfov Acil Durum İdaresi Sözcüsü Yarbay Vasile Daniel "Bunlar tam teşekküllü sığınaklar değiller ama geçici koruma sağlayabilirler," diyor.

Bükreş merkezli Expert Forum'dan Sorin Ionita doğu Avrupa'da halkın nükleer saldırıyı ihtimal dışı gördükleri için bu konuda pek de korkmadıklarını belirtiyor.

Öte yandan Ulusal Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Üniversitesi'nden Cristian Parvulescu NATO'nun ülkede konuşlu askerleri ve hava savunma sistemi Deveselu Kalkanı'nın Romanya için antibalistik füzelere karşı daha iyi bir koruma sağlayacağı görüşünde.

POLONYA ESKİ SIĞINAKLARI YENİLİYOR
Polonya'da da hükümet Rusya'nın sözde artan tehditleri karşısında ülkedeki 62 bin sığınak envanterinin gözden geçirilmesini istedi.

Varşova'nın kuzeyindeki dev demir çelik fabrikasının atındaki sığınak da bunlardan biri. Soğuk Savaş'ın sona ermesinden beri dokunulmayan sığınak son günlerde tekrar gündeme gelmiş. Sığınakta depolanan gaz maskesi, ayakkabı, kıyafet gibi malzemelere yıllarca dokunulmamış.

Hükümet ayrıca itfaiye teşkilatına acil durumlarda halka verilmek üzere iyot tabletleri dağıttı

FİNLANDİYA, İSVEÇ, DANİMARKA SIĞINIKLARI KORUMUŞ
Öte yandan Finlandiya, İsveç ve Danimarka soğuk savaş döneminde kurulan sığınakların düzenli bakımını yaptı. 

Örneğin Finlandiya şehirler ve diğer yoğun yerleşim yerlerinde kurulan sığınaklarda ülke nüfusunun üçte ikisini barındırabiliyor. 

Bu sığınaklardan bazıları 100 kilotonluk nükleer saldırılara karşı dayanacak güçte yapılmış.

ESKİ SIĞINAKLAR YENİ SİLAHLARA DAYANIKLI DEĞİL
Nükleer silahlara karşı hazrlıklı olma doktrini çerçevesinde eski Yugoslavya'da da çok sayıda bomba sığınağı inşa edilmişti.

Bunların en ünlüsü 2010 yılında sanat galerisine dönüştürülen Saraybosna yakınlarındaki Konjic yeraltı kalesi. Sadece Yugoslavya devlet başkanı, 4 general ve muhafızları tarafından bilinen bu sığınak olası bir saldırıda askeri ve siyasi liderleri korumak için inşa edilmişti.

Galeriye dönüştürülen sığnağı işleten ajansın temsilcisi Selma Hadzihuseinovic sığınağın tekrar işler hale getirilebileceini ama modern silahların gücü göz önüne alındığında bu sığınakların eskisi kadar faydalı olmayacağnı gösterdiğini belirtti.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER