Erdoğan: Şimdi sıra enflasyonda

2 bin 927 engelli, bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katıldığı törenle memur olarak atandı. Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, Türkiye’nin ekonomide tarihinin en güçlü dönemine girmekte olduğunu belirterek şunları söyledi.

Erdoğan: Şimdi sıra enflasyonda

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Dikkat ederseniz artık faiz tartışması gündemden önemli ölçüde düştü. Aynı şekilde döviz kuru da istikrara kavuştu. Şimdi sırada enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara indirme var” dedi.


“Bugün atamasını yapacağımız 2 bin 927 engelli kardeşimize işlerinin ve görev yerlerinin hayırlı olmasını diliyorum. Bu atamayla birlikte kamudaki engelli memur sayımız 66 bine ulaşmış oluyor. Hükümete geldiğimizde kamuda sadece 5 bin 777 engelli memur vardı. Biz, bugüne kadar yaptığımız 63 bin atamayla engelli kardeşlerimizin hem hayata katılmalarını hem de kendileriyle birlikte topluma faydalı işler üreten bireyler haline dönüşmelerini sağladık. Az önce Turgay kardeşimizi hep birlikte dinledik. Beşinci sırada ve çok çok önemli bir alanda Türkiye’de bir engelli olarak hizmet veriyor. Kendisini tebrik ediyorum, kutluyorum. Kamudaki engelli işçi sayısı da bu süreçte 127 bine yaklaştı. Böylece son 19 yılda kamuda istihdam edilen toplam engelli sayısı, 192 bin sınırına dayandı. Son olarak, kamu kuruluşlarında 4b, yani sözleşmeli statüsünde görev yapan personel için de yüzde 3 engelli çalıştırma mecburiyeti getirerek 12 bin engelli kardeşimize daha istihdam alanı açtık.

“YETER Kİ GÖNÜLLER, KALPLAR, FİKİRLER ENGELLİ OLMASIN”

Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı’na başvuru ücretini de kaldırarak memur olmak isteyen engelli kardeşlerimizi bu dertten de kurtardık. Diğer yandan engelli kardeşlerimizin özel sektörde ve kendi girişimlerinde de görünürlüklerinin giderek arttığını müşahede ediyoruz. Artık her vatandaşımız gibi engelli vatandaşlarımız da kabiliyetlerini, birikimlerini, gayretlerini sergileyerek iş hayatında yerlerini alabilmekte, oldukça iyi konumlara gelebilmektedir. Mesela bu kapsamda 3 bin 200 engelli vatandaşımıza kendi işini kurması için 65 bin liraya kadar hibe desteği verildi. Tabii bu tablonun gerisinde engellilerin her seviyede rahatça eğitim alabilmelerini temin edecek altyapıyı kurmuş, kendilerine gereken tüm destekleri ve teşvikleri sağlamış olmamız vardır. Yeter ki gönüller, kalplar, fikirler engelli olmasın. Onun dışındaki her engeli aşacak iradeye, azme, güce, imkana sahibiz.

“BU ÜLKEDE ZİNCİRLE BAĞLANAN ENGELLİLER VARDI”

‘Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür’ derler. Geçmişte yaşadığımız pek çok sıkıntı gibi engelli vatandaşlarımızın hangi şartlar, hangi zorluklar, hangi yokluklar, hangi vicdan yaralayıcı görüntüler içinde hayatını sürdürdüğünü de çabuk unuttuk. Bu ülkede, evinin en ücra köşesinde, kilitli bir kapı ardında her türlü insani imkana yoksun şekilde yaşamaya mahkum edilmiş engelliler vardı. Bu ülkede, zincirle veya iple bir yere bağlanıp kendi evinin içinde dahi hayata karışmasına asla izin verilmeyen engelliler vardı. Bu ülkede, sokağa çıktığında horlanan, çok kötü muamelelere maruz kalan engelliler vardı. Herhangi bir ailede engelli bireyin olmasının o ailenin hayatının kararması anlamına gelen dönemler yaşadık. Normal şartlarda geçimini sağlamakta, evine bakmakta, ihtiyaçlarını karşılamakta zaten zorlanan ailelerin engelli bireylerin yükü altında ezildiği dönemler yaşadık. Hükümete geldiğimizde, ülkemizin her kesimi gibi engellilerimizi de uzun yılların birikimi olan ihmallerin, dertlerin, beklentilerin içinde bulduk. Hemen işe koyulduk ve sorunun çözümü için dört bir koldan çalışmaya başladık. Öncelikle engelli bireylerin aileleri üzerindeki maddi yükleri ortadan kaldıracak tedbirler aldık. Engelli kardeşlerimizin bakımevlerine veya benzeri yerlere kapatılmaya gerek kalmadan, kendi aileleri yanında ihtiyaç duydukları hizmetleri alabilmelerini temin ettik. Evde bakım desteği, evde bakım yardımı, gündüz yaşam merkezleri, umut evleri gibi uygulamaları biz devreye aldık. Geçtiğimiz yıl sonu itibarıyla evde bakım yardımı alan engelli sayısı 535 bin 700’e ulaştı. Okullarda kaynaştırma eğitimi alan engelli öğrenci sayısı 58 binden 320 bine çıktı. Özel eğitim sınıflarında öğrenim gören engelli sayısı da 7 binden 50 bin sınırına dayandı. Üniversitelerimizin tamamında sayıları 50 bine yaklaşan yüksek öğrenim talebelerine hizmet veren engelli öğrenci koordinasyon merkezleri kurulmuştur.

“ENGELLİLERİMİZİN NASIL BÜYÜK BAŞARILAR ORTAYA KOYABİLECEKLERİNİN EN GÜZEL ÖRNEKLERİNE SPOR ALANINDA ŞAHİT OLUYORUZ”

Sadece eğitimle kalmadık. Hayatın her alanında engellilerimizin hizmetlere erişimini sağlayacak mekanizmalar oluşturulmasını sağladık. Ulaşım araçlarından binalara kadar pek çok yerde erişilebilirliği kolaylaştıracak düzenlemeler yaptık. Verdiğimiz desteklerle hayata geçirdiğimiz ücretsiz ulaşım uygulamaları vasıtasıyla engellilerin hayata katılımını kolaylaştırdık, teşvik ettik. Engellilerimizin önlerinin açıldığında nasıl büyük başarılar ortaya koyabileceklerinin en güzel örneklerine spor alanında şahit oluyoruz. Uluslararası müsabakalarda madalya üstüne madalya kazanan engelli sporcularımız, bayrağımızı gururla dalgalandırırken bizleri de sevince boğuyor. Ziyaret ettiğimiz şehirlerimizde azimle, coşkuyla, aşkla hayata sarılan engellilerimizi gördükçe yaptığımız işin ne kadar doğru olduğunu bir kez daha anlıyoruz. Şimdi de hazırladığımız 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi’yle tüm bu çalışmaları daha ileriye taşımayı, engellilerimizin potansiyellerini en üst düzeyde kullanabilmelerini temin etmeyi hedefliyoruz.

“TÜRKİYE EKONOMİDE TARİHİNİN EN GÜÇLÜ DÖNEMİNE GİRMEKTEDİR”

Dünyanın dengeleri, küresel sağlık krizi ve onun açığa çıkardığı ekonomik sarsıntılarla bozulurken Türkiye yaptığı hazırlıkların karşılığını yatırımla, istihdamla, üretimle, ihracatla, cari fazlayla, büyüme yoluyla alıyor. Elbette bizim de yaşadığımız sıkıntılar var. Vesayetten darbelere, terörden ekonomik tuzaklara kadar nice saldırıları göğüslemiş bir ülke olarak, bu sıkıntılarında üstesinden geleceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Hayat pahalılığı başta olmak üzere kimi konjonktürel meselelerin bizi asıl hedeflerimizden, asıl vizyonumuzdan koparmasına izin veremeyiz. Vesayetin gücünü nasıl kırdıysak, darbecilerin önünü nasıl kestiysek, terör örgütlerinin başını nasıl ezdiysek ekonomik tetikçilere meydanı nasıl bırakmadıysak, vatandaşlarımızı bugünkü sıkıntıların pençesinden de Allah’ın izniyle kurtaracağız. Büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası hedefiyle hazırladığımız programımızı adım adım uyguluyoruz. Ülkemizin ayağına vurulan her pranga gibi faiz prangasını da döviz kuru prangasını da enflasyon prangasını da parçalayıp atacağız. Dikkat ederseniz artık faiz tartışması gündemden önemli ölçüde düştü. Aynı şekilde döviz kuru da istikrara kavuştu. Şimdi sırada enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara indirme var. Ekonomi programımızın birinci amacı, insanlarımızı işsiz, aşsız, gelirsiz bırakmamaktır. Yani istihdamı güçlendirmektir. Gelişmiş ülkelerin dahi ciddi savrulmalar yaşadığı istihdamda biz, salgın döneminde 3 milyon artı sağlamayı başardık. Böylece toplam istihdamı, tarihimizde ilk defa 30 milyonun üzerine çıkardık. Bu ne demek biliyor musunuz? Ülkemizde çalışabilecek çağ nüfusunun neredeyse yarısı istihdam ediliyor demektir. Sanayi, üretim ve lojistik tarafında işler zaten iyi gidiyor. İnşallah baharla birlikte turizm ve inşaat sezonunun açılmasıyla istihdam oranı hızla artmaya devam edecektir. Siz, sürekli felaket senaryoları yazarak milletimizin moralini bozmaya, umudunu zayıflatmaya, karamsarlık aşılamaya çalışanlara sakın ha bakmayın. Türkiye, ekonomide tarihinin en güçlü dönemine girmektedir. Yaz aylarıyla birlikte bu tablonun olumlu etkilerini hep birlikte görmeye başlayacak, 2023’e de Cumhuriyet’imizin 100. yılına yakışır bir siyasi ve ekonomik güçle gireceğiz. Hiç kimsenin bundan şüphesi olmasın. Yeter ki biz, şu birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıkalım.”

Güncelleme Tarihi: 18 Şubat 2022, 18:51
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER