Erdoğan: Tarih İsrail ve ABD'yi affetmeyecek

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "ABD tarih seni affetmeyecek, bu gerçeği göreceğiz. İsrail'i hiç affetmeyecek, bunu da göreceğiz." dedi.

Erdoğan: Tarih İsrail ve ABD'yi affetmeyecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İngiltere Başbakanı Theresa May ile bir araya geldi. İkili ve heyetler arası görüşmelerin ardından Erdoğan ve May ortak basın toplantısı düzenledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;

24 Haziran seçim sürecinin yoğunluğuna rağmen İngiltere ile ilişkilerimize verdiğimiz önem dolayısıyla ziyaretimizi gerçekleştiriyoruz. 251 vatandaşımızı kaybettiğimiz 15 Temmuz darbe girişiminden beş gün sonra bakan düzeyinde ülkemizi ziyaret ederek göstediği dayanışma bizim için değerlidir.

Başbakan May'in Ocak 2017'de Türkiye'yi ziyareti sırasında oluşturduğumuz ticaret ve yatırım çalışma grubu önemli bir işlev görüyor. Ayrıca Avrupa Birliği ile Birleşik Krallık arasında Brexit bağlamında bir geçiş dönemi üzerinde mutabakat sağlanmış olmasını da memnuniyetle karşılıyoruz.

İkili ticaret hacmi için hedefimiz 20 milyar dolardır. Atacağımız ortak adımlarla bu hedefi gerçeğe dönüştüreceğiz. İki ülke katma değeri yüksek ürünleri birlikte tasarlayıp üretebilmeli ve üçüncü ülkelerdeki fırsatlardan da istifade edebilmelidir.

"İşbirliğimizi derinleştirmek istiyoruz"

Türkiye uzun yıllardır PKK, DEAŞ, DHKP-C, FETÖ gibi eli kanlı terör örgütleriyle mücadele ediyor. Bu terör örgütlerinin faaliyetlerinin engellenmesi, örgüt mensuplarının mal varlıklarının dondurulması ve ülkemize iadesi başlıklarında İngiltere ile iş birliğimizi derinleştirmek istiyoruz.

"Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma girişimini asla kabul etmiyoruz"

ABD'nin büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasını, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma girişimini asla kabul etmiyoruz. ABD, bu girişimiyle Birleşmiş Milletleri (BM), BM kararlarını ve uluslararası hukuku açıkça hiçe sayarak, bölgedeki ihtilafın çözümünde bir arabulucu değil, taraf olduğunu ilan etmiştir. Kudüs'ün gerek BM kararlarıyla gerekse uluslararası anlaşmalarla garanti altına alınmış statüsünü değiştirecek her türlü adımdan kaçınılması şarttır. Ancak Amerikan yönetiminin fütursuz politikaları, İsrail'i işgal, gasp ve şiddet yönünde daha da cesaretlendirmiştir.

"Bu vahşeti bir kez de sizlerin huzurunda lanetliyorum"

Dün 55 Filistinlinin, son aldığım rakam 60, hayatını kaybetmesine, birçoğu ağır olmak üzere 2 bin 500'ünün de yaralanmasına sebep olan saldırılar, işte bu politikaların sonucudur. İsrail saldırılarında şehit olan tüm Filistinli kardeşlerime Allah'tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum. Bu vahşeti bir kez de sizlerin huzurunda lanetliyorum. Fakat bir gerçeğin de altını burada özellikle çizmek istiyorum sene 1948 ve Filistin hemen hemen şu andaki İsrail'in işgal ettiği toprakların tamamında yerleşik durumunda olan bir ülke idi. Ondan sonraki süreç içerisinde sürekli olarak İsrail belli bir oranda ala ala şu anda Filistin'i orada bir avuç yere sıkıştırdılar ve kendisi de göründüğü gibi çok daha büyük bir alanın adeta işgalcisi olarak sahibi olma görünümüne girdi. Bunu kabul etmek mümkün değil. 'Güçlüyüm öyleyse haklıyım.' mantığıyla İsrail bölgede bu adımları atmıştır. Biz, İsrail'i şu attığı adımlarla haklı olarak kabul etmemiz mümkün değildir. İsrail orada işgalcidir ve terör estirmeye devam etmektedir.

"Tarih İsrail ve ABD'yi asla affetmeyecek"

Ben uluslararası toplumu ve Birleşmiş Milletleri zaman kaybetmeksizin harekete geçmeye ve bu zulme son vermeye davet ediyorum. Netekim Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yapılan oylamalarda daha önce 128 ülke bu taşınma eylemine hayır demiştir. 8 adını bile duymadığımız ülke ABD ve İsaril'in dışında onlarla beraber 8 onlarla birlikte çıkan karar aslında böyle bir adımı engelliyordu ama bu başarılamadı. Niye? Amerika 'Ben güçlüyüm, öyleyse haklıyım.' diyor. Hayır sen haklı değilsin. Tarih seni affetmeyecek. Bu gerçeği göreceğiz. İsrail'i hiç affetmeyecek. Bunu da göreceğiz. Öyleyse bütün mesele, biz güçlüden yana mı yoksa haklıdan yana mı olacağız.

"Dünyaya çok güçlü mesajı İstanbul'dan vereceğiz"

İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak Türkiye biz şu anda tüm üyelerimizi davet ediyoruz ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nı cuma günü İstanbul'da olağanüstü bir toplantıya çağırıyoruz. Bu olağanüstü toplantı ile birlikte de dünyaya çok güçlü bir mesajı İstanbul'dan vereceğiz.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER