Şişli ve İnönü soyadı

Şişli'de yaşanan gelişmeleri ele alan bir yorum/analiz.

Şişli ve İnönü soyadı

Geçtiğimiz hafta Şişli’nin asla adının geçmemesi gereken, bütün Şişlilileri üzen bir dava görüldü. Eski Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ile mevcut Belediye Başkanı Hayri İnönü arasında görülen tehdit davasından söz ediyoruz elbette.

Şişli gibi İstanbul’un incisi, kültürün, sanatın, ticaretin merkezi bir ilçenin asla içinde olmaması gereken bir davaydı bu bize kalırsa. Burada davanın detaylarına girecek değiliz, çünkü bu yazının konusu o dava ya da davanın tarafları değil.

Biz daha farklı bir açıdan yaklaşacağız konuya. İnönü soyadı önemli bir aileyi temsil eder Türk milletinin nazarında. Kurtuluş Savaşımızın kahramanlarından, Batı Cephesi Komutanı, İkinci Cumhurbaşkanımız demektir İnönü.

Yine nezaketi ve üslubuyla siyasete damga vurmuş bir başka isim gelir akla, Erdal İnönü. Siyasette kaldığı zaman zarfında bir kere bile o nezaket dairesinin dışına çıkmamış ve belki de kendi isteğiyle siyasetten emekli olan tek lider olarak Türkiye siyasal tarihine geçen Erdal İnönü.

Doğrusu Hayri İnönü, Mustafa Sarıgül gibi tecrübeli bir ismin teşvik ve desteğiyle siyasete girdiğinde sevinmiş, siyasete iyi yetişmiş, bilgili, kültürlü insanların girmesinin kalite çıtasını yükseğe çekeceği için mutlu da olmuştuk.

Hakkını teslim etmek gerekir ki, Hayri İnönü, temsil ettiği soyadına ve o soyadının beraberinde getirdiği nezaket ve üsluba daima riayet etti. Bilindiği kadarıyla iyi yetişmiş, kültürlü ve nazik bir insan imajına aykırı bir tutum içinde olmadı.

Ancak siyaset dünyasındaki çarklar ne yazık ki sadece kişisel tutum ve davranışları dikkate alarak dönmüyor, kendine özgü başka dinamiklerden güç alıyor ve nihayet siz istemeseniz de adınız zarar görebiliyor.

Şişli’de böyle bir durum yaşandığını gözlemliyoruz, Sayın Hayri İnönü yabancısı olduğu siyaset aleminde hiç aklından geçirmediği ortamlarda buldu kendini ve hiç istemediği halde İnönü ismi ile katiyen yan yana olmaması gereken ve tabii ki kendisinin sorumlu olmadığı bazı olaylar yaşandı.

Siyasi hayatın acımasız kurallarına değişkenlerine aşina olmayışının ve tecrübesizliğinin ve yalnızlığının doğal sonucuydu bu durum. Olayları daha meydana gelmeden öngörecek ve önleyici tedbirlerle siyasi felaketlerin yaşanmasının önüne geçecek bir birikim muhakkak ki tecrübeyle kazanılıyor.

Şişli adına bir üzüntü ve hüzün beyanıydı bu analiz. Umarız Şişli gelecekte huzurun, refahın, uyumun ve barışın sembolü haline gelir ve gelmelidir. Her kesimden Şişli halkı ortaya koyduğu vizyon ve örnek davranışlarla buna sonuna kadar layıktır.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER