Önceki gün, bir ilçemizde 82 yaşındaki bir zavallının sokak köpeğine abanma görüntüsünün ruhumda yarattığı iğreti bu konu hakkında bir araştırma merakı düşürdü içime.

Zoofili ya da zooseksüelite, hayvanlarla cinsel ilişki bağımlılığı olarak adlandırabileceğimiz durum vicdani ve ahlaki boyutunun yanında ciddi bir seksüel psikopatidir.

Zoosadizm denen bir başka psikopati hali de havyanlarla cinsel münasebet bağımlılığına ek olarak, hayvan vücuduna uygulanan acı verici faaliyetlerden zevk alan kişi….

Maalesef;Anadolumuzda da üzeri tuhaf bir mantık hoşgörüsüyle örtülen bu suçların için eşek,köpek,at vs.kendine cinsel partner seçen insanların olduğu bilinir.İnsanın duyarken bile yüzünü kızartan bu iğrençlikler sessizce yaşanır ve unutulur gider…

Özellikle veterinerlerce tutulan raporlarda bu hayvanların bu tip ilişkiler sonrası yem yemedikleri,sessizce içine kapandıkları vs.anlatılır.

Avrupa da ise, daha profosyenel ve pişkince olanlar ise bizi ‘’insanoğlu’’denen varlık üzerinde daha dikkatli düşünmeye (bu bir ironi değil)zorlamaktadır. Eski mısırda rahibe kadınların kutsanmış köpeklerle ilişkiye zorlanmaları,bazı pagan toplumlarda,sapık tarikatlarda bir,ritüel,bir ayin gibi düşünülmesi belki bir yere kadar anlaşılabilir.Ama,şu modern zamanlarda bunun adına ne demeli?

Norveç,İsviçre,Danimarka ve Almanya da hayvanlarla ilişki kurma hizmetleri veren evlerin varlığını yasal olmamakla beraber ciddi bir takibin yapılmadığını,dünyanın değişik yerlerinden ziyaretçileri olduğunu,internet sitelerinde takipçileri için sayfaları olduğunu öğrenince insan nasıl irkilmez ki?

Danimarka da Adalet Bakanlığı raporları 2011'de veterinerler tarafından yapılan bir araştırmada incelenen hayvanların yüzde 17'sinin insanlarla cinsel birleşmeye zorlandığından şüphelenildiğini ortaya koymuş.

Çevre kirliliği,nükleer tehlike,savaş,açlık,hastalık,terör,adaletsizlik,insan hakları,sınır ihlalleri,insan kaçakçılığı,cinayet,tecavüz,uyuşturucu suçları derken meğerse neler,neleri unutmuşuz?  Sokakta gördüğümüz bir zavallı köpeğin,yahut evlerde beslenirken ispat edilmemiş kaç günahı dört ayakları üstünde taşıdıklarını düşünmek gerçekten ürkütücü…

Ya bunların etlerini mutfağa taşıyanları oradan pişirerek ziyafet sofralarına yer alışlarını hiç tahayyül ettik mi?

Hayvan haklarını koruma kuruluşu SOS Chats Noiraigue'nin kurucusu ve başkanı Tomi Tomek, "İsviçre nüfusunun yaklaşık üçte biri kedi veya köpek yiyor" diyor.

Kedi, ülkenin bazı bölgelerinde Noel yemeği menülerinde yer alıyor ve genellikle kutlama yemekleri için tavşan gibi, beyaz şarap ve sarımsakla pişiriliyor. 

Yok, yok başka bir gezegen mutlaka olmalı,gitmek için buralardan..!

Hayvanlara karşı zooseksüelite geliştiren insan kendi yavrusu olan çocuklara kayıtsız kalamaz herhalde..?

Türkçeye, İngilizce ‘’paedophilia’’ kelimesinden geçen pedofili sözcüğünün kökeni Yunanca paid (çocuk) ve philia (sapma, düşkünlük) sözcüklerinden oluşur. Daha çok erkek erişkinlerde görülen pedofili nadiren de olsa kadınlarda da görülebilir.

Pedofililerde cinsiyet ayrımı yoktur. Bu kişiler her iki cinse de yönelebilir. Dünya üzerinde bilinen en ağır ve kabul edilemez suçdur.

Pedofilinin suç mu hastalık mı olduğu yıllardır tartışılan bir konudur. pedofili genel tanımında hem suç hem de cezai indirimi olmaması gereken bir hastalık olarakta isimlendirilir yetişkin bireyler tarafından, karar verme yeterliliği ve olgunluğu bulunmayan ergenlik öncesi kız veya erkek çocuklarına dönük cinsel eğilim duyma vakası. psikolojik bozukluk. bu rahatsızlık, çocuklara yönelik suçların en önemlilerinden de biridir. çocukta çok ciddi travmalara neden olabilir, ruh ve beden sağlığı üzerinde kalıcı etkiler bırakabilir.

Son bir şey daha var ki, insanın ancak nutku tutulur!

Artık canlı varlıklarla da yetinemeyip; Ku'rani hitapla adlandıracağımız ESFELE SAFİLİN'den bir adım ötesine geçen bu sapkın duyguların esiri olan insanlar için ölmüş olmakta kurtuluş değil…Son sürpriz suç başlığımız ise: Nekrofili..!

Richard Von Kraft-Ebing, sapkın davranışları incelediği Psychopathia ***ualis adlı klasik eserinde nekrofiliyi tüm sapkınlıkların en canavarcası olarak niteler. Nekrofili (Yunanca’da “Ölü Sevicilik” anlamına gelir.) Cesetlerle s**ks yapmak anlamına geldiğinden, bu şaşırtıcı bir niteleme sayılamaz. Aynı şekilde bu en canavarca eylemin, en canavar suçlular olan seri katiller arasında çok rastlanır olması da bizi şaşırtmamalıdır.

Artık daha ötesi var mıdır bilemiyorum? Ama başka bir gezegen mutlaka olmalı diyorum ben ….

Peki, bu insanlara ‘’hayvan’’demek doğru mu?Dersek, ağzımız eğrilmez mi..?

Aşağıların aşağısı...