Koroner kalp hastalığı günümüzde tıp alanındaki bunca ilerlemeye rağmen hala en önemli sağlık sorunlarından biri. Daralmış ya da tıkanmış koroner arterler kalbimizin kas dokusunu yeteri kadar besleyemedikleri için göğüs ağrısı veya eforla nefes darlığı ve sonunda da kalp krizine neden oluyor. Kalp krizi ise kalbimizde maalesef geri dönüşümsüz hasarlar bırakıyor.

Anadolu Yakası’nın yeni sağlık durağı VM Medical Park Pendik Hastanesi Medikal Direktörü, Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ali Civelek, Erzurum Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen halk sağlığı seminerinde minimal invaziv kalp cerrahisi ile ilgili önemli bilgiler verdi:

DEZAVANTAJLAR MİNUMUMA İNİYOR

Geleneksel baypas ameliyatlarında hastanın hem ameliyat esnasında kalbinin durdurularak kalp-akciğer makinasına bağlanması, hem de göğüs kafesi kemiklerinin kesilerek işlemin yapılmasından dolayı yaşadıkları dezavantajları minimal invaziv yöntemi ile minimuma indiriyoruz. Bu nedenle bu yöntemi ‘kalbe açılan küçük bir pencere’ olarak tanımlıyoruz.

KEMİK KESİSİ YOK

Minimal invaziv yöntemle yapılan koroner baypas ameliyatlarında hastanın sol meme altından yapılan, yaklaşık 7 cm’lik bir kesi ile ‘herhangi bir kemik kesisi yapmadan’ kaburgalar arasından kalbe ulaşıyoruz. Direkt görüş ile meme atardamarını çıkararak kalbi durdurmadan, bypass ameliyatını çalışan kalpte gerçekleştiriyoruz.

HASTANEDEN KENDİ ARABANIZI KULLANARAK AYRILIN!

Minimal invazif yöntemin geleneksel bypass cerrahisine oranla birçok avantajı vardır. Geleneksel bypass ameliyatlarında hastalar ameliyat sonrasında 6-7 gün hastanede kalmakta, genellikle de 2-3 aylık bir süre sonunda da işlerine geri dönebilmektedirler. Bu sürecin önemli bir kısmını kesilen göğüs kemiğinin iyileşme süreci oluşturmaktadır. Minimal invaziv koroner bypass cerrahisi sonrasında ise hastalarımız genellikle ameliyat sonrası 4. günde evlerine gitmeye hazır hale gelirler. Günlük aktivitelerine çok daha hızlı sürede geri dönebilmekte, taburcu olduktan sonra araba kullanmaya dahi başlayabilmektedirler. 3. hafta sonra ise işlerinin başına dönebilmektedirler.

AKCİĞER RAHATSIZLIĞI OLMAMASI ŞART!

Prof. Dr. Ali Civelek, teorik olarak bütün koroner baypas ameliyatlarını minimal invaziv yöntemle yapabildiklerini söyledi ve ekledi:

“Minimal invaziv cerrahi yöntemini uygulamak için hastalarımızın kalbine göğsün sol tarafından yapılan kesiyle ulaşıyoruz. Bu nedenle bu hastalarımızın daha önce bir akciğer rahatsızlığı geçirmemiş olmaları gerekmektedir. Akciğerdeki yapışıklıklar gerek meme atardamarına gerekse de hastanın kalbine ulaşmamıza engel olabilir. Aşırı şişman hastalarda da yine benzer problemlerle karşılaşabiliriz. Hastanın hasta damar sayısı ve hasta damarlarının kalpteki yerleşimi de bu yöntem konusunda karar vermemize yön veren önemli etkenlerdir. Bu yöntemle en fazla 3-4 damara bypass yapabilmekteyiz. Fakat eğer hastanın hasta damarı bu yöntem ile ulaşamayacağımız noktada ise ‘hibrit yaklaşım’ adı verilen bir yöntemi uygulamaktayız. Bu yaklaşımla ulaşabildiğimiz damarlara minimal invaziv yöntemle bypass yapıyoruz. Ulaşamadığımız damarlara ise stent koyarak hasta olan bütün damarları tek seferde tedavi ediyoruz.”

PROF. DR. ALİ CİVELEK KİMDİR?

• 1991-1994 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalında Kalp Damar Cerrahisi ihtisas eğitimine devam etti.
• 1994-1997 yılları arasında İstanbul Koşuyolu Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Kalp Damar Cerrahisi ihtisas eğitimine devam ederek Kalp ve Damar Cerrahisi uzmanı oldu. 1998 yılına kadar uzman doktor olarak çalıştı.
• 1998 yılında İstanbul, Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalına Uzman Öğretim Görevlisi olarak atandı.
• 1999-2000 yılları arasında İstanbul GATA Haydarpaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Kliniği’nde askerlik hizmetimi Tabip Asteğmen/Teğmen olarak yaptı.
• 2001 yılında Yardımcı Doçent oldu.
• 2002-2003 yılları arasında Almanya, Frankfurt, Bad Neuheim’da bulunan Kerckhoff Klinik, Department of Cardiovascular Surgery’de “Klinik Fellow” olarak çalışarak birçok açık kalp ameliyatını bizzat gerçekleştirdi.
• 2004 yılında Doçent oldu. Gerek Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi gerekse de Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Vakfı Academic Hospital’da geniş bir spekturumda erişkin ve konjenital birçok açık kalp ameliyatı ve damar hastalıkları ameliyatını yaptı.
• 2008-2009 yılında İstanbul Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Hastalıkları Hastanesi’nde, Marmara Üniversitesi’nden görevli olarak çalıştı.
• 2009 yılı Ağustos ayında Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalında Profesör kadrosuna atandı. Bir dönem Anabilim Dalı Başkanlığı da yaptığı bu görev süresince Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalında ekibiyle birlikte birçok ilklere imza attı.
• Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalında 5 yıl görev yaptıktan sonra, mesleki çalışmalarına Medical Park Ordu Hastanesi’ndedevam etti. Burada da 3 yıl çalıştıktan sonra İstanbul’a geri döndü. Halen VM Medical Park Pendik Hastanesi’nde Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Direktörlüğü görevini yürütmektedir.