İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in çok önemli ve çok tarihi bir süreç yürüttüklerini ve gelinen aşamada 6 siyasi partinin bir araya geldiğini belirterek, "6 lider en doğru kararı vermek durumundadır. Bu zor yolculuğu çok iyi tasarlamak durumundadır. Biz de bu doğru kararın, doğru yolculuğun neferi gibi çalışmak zorundayız. Seçim sandıkta kazanılır. Türkiye gibi kritik noktalarda bu daha da zordur. Gecemiz gündüzümüze katıp çalışmak zorundayız" dedi. İmamoğlu, cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili olarak da "Her CHP’linin Cumhurbaşkanı adayı kendi partisinin genel başkanıdır, sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur ve benim de adayımdır" diye konuştu.
.

İBB Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) toplantısında, mazot fiyatlarındaki artış nedeniyle taşıma ücretlerine zam taleplerinin iktidar temsilcilerinin oylarıyla reddedilmesini eleştiren İmamoğlu, “İstanbul kâbusları olmuş. Belki de İstanbul’da bizim bulamadığımız, kafalarında çok farklı bir planları vardı. İstanbul’u kaybetmek bu planları çok büyük bir sekteye uğrattı. Yarın yine UKOME yapacağız, esnaf batsın istemiyoruz" dedi.

İmamoğlu’nun programda yaptığı açıklamalar satır başlarıyla şöyle:

“KİFAYETSİZ AKLIYLA SADECE TEMSİLCİSİ OLDUĞU SİYASİ PARTİNİN EMİR KULU GİBİ KONUŞUYOR: Biz seçimi kazandıktan sonra 'Aman bu Ulaştırma Koordinasyon Merkezi'ni (UKOME) ellerinden alalım' dediler, oraya 5 tane kurum eklediler. Devlet Demiryolları'ndan bir temsilci, Aile Sosyal Hizmetler’den bir temsilci eklediler, İstanbul Valiliği Milli Eğitim Müdürlüğü’nden bir vatandaş eklediler, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden bir tane, AFAD’dan bir vatandaşı eklediler. Bu az önce dediğim vatandaşlar oraya geliyor, bakanlık temsilcisinin ağzını bıçak açmıyor ve benim askerimi, polisimi bu işe karıştırıyorlar. Şimdi benim bu UKOME'de benim askerimi neden bu işe alet ediyorlar? Bu arkadaş hiçbir anlam ifade etmeyen, kifayetsiz aklıyla sadece temsilcisi olduğu siyasi partinin emir kulu gibi konuşuyor, diğerleri de kafasını kaldırmadan, ellerini kaldırıyorlar. Benim askerimi polisimi niye bu işe alet ediyorsunuz.

MAZOT ZAMMININ YÜZDE 100 OLDUĞU YERDE SANA YÜZDE 18 ZAM YAPACAĞIZ DİYORLAR: İETT’de toplamda 12,5 liraya varan bir maliyeti var. İndirimleri düştüğümüzde bu arada sağlık çalışanlarına ücretsiz taşımayı ilk getiren biziz. Biz bu konuda devletten tek kuruş destek almıyoruz. Bütün bu 12,5 liraya yakın bu maliyetin 3,5 lirasını alabiliyoruz vatandaştan. Geri kalanı belediyenin kendi bütçesinden orayı sübvanse etmesi. UKOME İstanbul’da ulaşımla ilgili karar alma mekanizması mesela, akaryakıt tüketimi günde 600 bin litre akaryakıt tüketiyoruz. Biz yüzde 50 zam istiyoruz niye? Vatandaşımızı korumak için. Biz yüzde 50 istiyoruz, oradaki bakanlık temsilcileri sadece konuşuyor. Diyor ki 'Esnafa yüzde 32 yapacağız ama İBB'ye yüzde 18 yapacağız.' Yani 'Senin mazot zammının yüzde 100 olduğu yerde sana yüzde 18 yapacağız' diyor.

METRO AŞ’YE TAM 3 KATI FATURA GELDİ: Türkiye’de bir tek İstanbul’da bu kadar zorluk çıkartıyorlar. Bakın Metro AŞ’ye geçen yıl 500 milyon lira elektrik faturası geldi. Şu anda 1,5 milyar lira geliyor. Tam 3 katı. Metro AŞ’nin durumu daha vahim. İETT’yi sübvanse edebiliyorsunuz ama Metro’yu kanun gereği edemiyorsunuz. Ben oraya para aktaramıyorum zamanında yapılan kanun ile ilgili Metro’ya ancak İBB Meclis kararı ile artı bir bütçe sunabiliyorsunuz. Mecliste sübvansiyon kararını 4 ay bekletip düşük ödeme verdiler.

İSTANBUL'DA YÖNETİCİLİK YAPTIN, ŞİMDİ İHANET EDİYORSUN: Bakan Bey burada görev yapmış. Benim de genel sekreter yardımcım oldu 17-18 gün. Şimdi Ulaştırma Bakanı. Allah sana akıl versin. Bu İstanbul’da yöneticilik yaptın, şimdi İstanbul’a ihanet ediyorsun. Yazık. Bu şehre ihanet ediyorsunuz. Yarın bir daha UKOME yapacağız, olmadı bir daha, esnaf batsın mı? İstanbul kâbusları olmuş. Belki de İstanbul’da bizim bulamadığımız kafalarında çok farklı bir planları vardı. İstanbul’u kaybetmek bu planları çok büyük bir sekteye uğrattı. Yarın yine UKOME yapacağız, esnaf batsın istemiyoruz. Vatandaşın teknesi var ulaşım hizmeti yapıyor, mazot parasına yetişemiyor.

BİZDEN ATV- KDV ALMAYIN BİZ DE ZAM YAPMAK ZORUNDA KALMAYALIM: İBB'nin bir firmasının kimi zaman personel kimi zaman acil hizmete giden teknesini belli bir sayıda İBB Başkanı kullandı diye bunu haber yapan akıl, sadece 'Ben nereden tutarım' diyen akıl. Zaten bu işler teftiş ediliyor bir şey çıktığı da yok. UKOME konusuna gelince bizden ÖTV KDV almayın bizde zam yapmak zorunda kalmayalım. O kadar kötülük var ki anlatılacak, mazot 11 liradan 22 liraya çıktı.

FİYAT ARTIŞLARININ KAYNAĞI EKONOMİYİ KÖTÜ YÖNETENLERDİR: İBB Meclisi ortak uzlaşarak bir karar aldığı zaman herkes alkışlar. Rusya-Ukrayna savaşında mültecilere ortak katkı kararı verildi. İSKİ ocak-şubat-mart aylarında her ay 300 milyon zarar ediyor. 3 yıldır İBB kurumu İSKİ’ye zam nerdeyse verilmedi. İBB en pahalı su temini yapıyor. 30 büyükşehir arasında en pahalısı. Şu anda elektrik maliyeti 3 milyarı aştı, ta Melen’den geliyor sular. Bakınız zaten zam meselesinin kaynağı ekonomi yönetimi. Suya atılan kimyasal giderler 570 milyon, eskiden 180 milyon liraydı. Elektriğe zammı, doğal gaza zammı hükümet yapıyor. Dövizin artmasının sebebi Çemişgezek Belediyesi mi, Kütahya mı, Trabzon mu, İstanbul Belediyesi mi? Fiyat artışlarının kaynağı ekonomiyi kötü yönetenlerdir ama 3 yıldır meclis vermiyor zam. Siz zam talep eden hükümet de zam yapmayan kurum oldu, bir çelişki var burada. Bu çelişkiler AKP’li belediyelerde yaşanmıyor. Şu konuşmamızı 85 milyon insan izliyor ve çıkarımını yapıyor, bu kötülük İmamoğlu’na değil 16 milyon İstanbulluya eziyet. Bu zararı kim ödüyor, bizler ödüyoruz. Yine milletin cebinden çıkacak.

KILIÇDAROĞLU VE AKŞENER TARİHİ BİR SÜREÇ YÜRÜTTÜLER: Türkiye siyaset tarihinde benim genel başkanım Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı sayın Meral Akşener çok önemli çok tarihi bir süreç yürüttüler. Özellikle 2018 öncesi, bir demokrasi mücadelesi sonucunda İYİ Parti’nin seçime girmesi için ortaya konan o çaba ve daha sonrasında Millet İttifakı’nın olgunlaşması, ardından yerel seçimdeki kazanımlar ve şimdi de her iki siyasi liderin 4 partiyi de katarak kurduğu o ortak akıl masası…

HER CHP’LİNİN CUMHURBAŞKANI ADAYI KENDİ PARTİSİNİN GENEL BAŞKANIDIR: Bir kere her CHP'linin adayı, bunu söyleyelim ki insanlar bakış açımızı anlaması açısından… Ben de CHP'liyim. Her CHP’linin Cumhurbaşkanı adayı kendi partisinin genel başkanıdır, sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur ve benim de adayımdır. Tabii ki Türkiye’nin önünde bir süreç var. 6 siyasi parti bir masaya oturmuş, ülke geleceği hakkında karar verecek ve meşakkatli bir yol, zor bir yol ilk defa denenen bir sistem. Kolay bir iş değil, çok tehlikelerle dolu, çok virajlarla dolu. Günün sonunda en doğru kararı vermek durumundalar, zorundalar. Peki biz uzaktan izleyecek miyiz, asla. Ben İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyım. Yani halkın Türkiye’de 4’te birinin yaşadığı bir kentte, ekonomisinin yüzde 50’sinin olduğu bir kentte var olan Ekrem İmamoğlu, elbette ki bu sürecin teminatı olmak zorundadır, en fazla çalışanı olmak zorundadır. İstanbul’da ortaya koyacağı başarı ile en fazla motivasyonu sağlayacak kişilerin başında gelmelidir. Ülkeye anlatırken 'Evet biz Millet İttifakı olarak İstanbul’da başardık, Türkiye’de de başaracağız' diyen olmalıyız. 'Ankara’da, Adana’da Mersin’de başardık Türkiye’de de başaracağız' demelidir. Dedirten kim bizler olmalıyız, biz bu sorumluluğun farkındayız. Dolayısıyla, 6 lider en doğru kararı vermek durumundadır. Bu zor yolculuğu çok iyi tasarlamak durumundadır. Biz de bu doğru kararın, doğru yolculuğun neferi gibi çalışmak zorundayız. Seçim sandıkta kazanılır. Türkiye gibi kritik noktalarda bu daha da zordur. Gecemiz gündüzümüze katıp çalışmak zorundayız. Biz 85 milyon için bunu yapmaya mecburuz. Ülkemizde liyakat sorunu var. Birinin istediği her şey oluyor. Devletin iyi bilen insanlarına ihtiyaç var.”

“BELEDİYEDE 80'E YAKIN MÜFETTİŞ VAR ŞU ANDA”

Ekrem İmamoğlu, programda, İçişleri Bakanı Soylu'nun, ‘İBB'de çalışan 557 terörist var’ açıklamasının ardından belediyede başlatılan teftiş ile ilgili olarak da şunları söyledi:

"86 bin İBB çalışanını zan altında bırakmıştır, hakaret etmiştir. ‘Gidin dava açın’ dedim. Bu gelinen noktada da ortada hiçbir şey yoktur. Fos çıkmıştır yani. 80'e yakın müfettiş ve görevli var şu anda. Bazen 100 diyor arkadaşlar, oturtacak yer bulamıyoruz. Bu konu için geldiler, girmedikleri konu kalmadı. Niye biliyor musunuz? Muhtemelen aldıkları talimat şu, 'Bir şey bulmadan gelmeyin.' Tahmin ediyorum bulana kadar bakan gider görevinden ayrılır yani.”